PCT diğer bir adıyla prokalsitonin vücutta çeşitli fonksiyonların yürütülmesini sağlayan bir hormondur. Bu yazımda pct testi hakkında çeşitli bilgiler vereceğim. Hangi durumlarda yükseldiği, hangi durumlarda düştüğü ve vücutta hangi görevleri yaptığından bahsedeceğim. Haydi yazımıza geçelim.
İçerik Başlıkları
PCT (Prokalsitonin) Nedir?
PCT (Prokalsitonin) testi genellikle sistemik enfeksiyonların (sepsis) şüphesinde veya varlığında hastalara uygulanır. Kalsitonin adı verilen hormonu üretilmesi için gerekli olan prokalsitonin, 116 adet aminoasitten oluşur ve tiroid bezinde bulunan parafoliküler hücrelerde, akciğer ve bağırsaktaki nöroendokrin hücrelerde üretilir. İlk defa 1970’li yıllarda Leonard J. Deftos ve Bernard A. Roos tarafından tanımlanmıştır.
Sıklıkla ağır bir bakteriyel enfeksiyon sonrasında vücut prokalsitonin üretmeye başlar. 2 – 4 saat içinde pct düzeylerinde belirgin bir artış meydana gelir. PCT tahlilinin yüksek çıkması hastada bakteriyel enfeksiyonunun eşlik ettiğine işaret eder. Virüs ve diğer patojenlerin neden olduğu sistemik enfeksiyonlarda bu denli belirgin bir artış genellikle gözlenmez. Dolayısıyla bakteriyel enfeksiyonların diğer enfeksiyonlarla ayırt edilmesinde yardımcı bir bulgu olarak değerlendirilebilir.

Üstteki görselde bulunan tablo µg/L cinsinden hazırlanmıştır. Bu görselde 1 numara ile gösterilen bölüm sağlıklı insanlarda görülen pct değerini temsil etmektedir. 2 numara lokal enfeksiyonların varlığını, 3 numara sistemik enfeksyonların varlığını, 4 numara yaygın sistemik enfeksiyonların varlığını ve 5 numara ise septik şok tablosunun varlığını temsil etmektedir.
Serumda prokalsitonin maddesinin yarılanma ömrü 25 – 30 saat civarındadır. Tiroid bezinde üretilmesinde kaynaklı olarak tiroid kanseri ve bazı diğer tiroid bezi hastalıklarında prokalsitonin düzeyinde belirgin değişiklikler hissedilebilir. Prokalsitonin testi hastalıkların tanısının konulabilmesi için doğrudan faydalı bir araç değildir. PTC tahlili kan dolaşımında bulunmakta olan prokalsitonin seviyelerini ölçer.
Doktorlar Neden PCT Testi Yapar?
Hekimler genellikle hastalıkların tanısının koyulması veya tedavisinin yapılması amacıyla bazı tahliller ve tetkikler isterler. Tedavi süreçlerinin takip edilmesi de yine pct testi isteme endikasyonları arasındadır. Peki pct testi neden istenir?
- Kalp hızının çok yükseldiği ve taşikardi olarak isimlendirilen durumun varlığında
- Ateş yüksekliği ortaya çıktığında
- Kan basıncı normal seviyelerin altına düştüğünde
- Solunum sayısının artması durumunda
- Zihinsel durumda bozulmalar görülürse
- Bakteriyel bir enfeksiyonun seyrinin tespit edilmesi gerektiğinde pct testi istenir.
PCT Testinin Yorumlanması
Sağlıklı olarak tanımlanan bireylerde herhangi bir sebep olmaksızın pct değerlerinin yükselmesi normal karşılanabilen bir durum değildir. Önceki başlıkta da belirttiğim gibi pct tahlili doğrudan tanı koymaz ancak var olan bir enfeksiyonu bize işaret eder. Bu noktada enfeksiyon varlığını gözler önüne seren ve çok önemli bir kriter olan c-reaktif protein ile ilgili hazırlamış olduğum CRP Nedir? başlıklı yazımı okumanızda fayda görüyorum.,
Lokal Enfeksiyon ile Sistemik Enfeksiyon Farkları
Lokal enfeksiyon vücutta belirli bir bölgede ortaya çıkan ve o bölgeyle ilgili sonuçları olan bir durumdur. Sistemik enfeksiyon ise tüm vücudu ilgilendirir. Çünkü enfeksiyon tüm vücuttadır. Temel olarak lokal ve sistemik enfeksiyon arasındaki farklar bunlardır.
PCT Normal Değerleri (Referans Aralığı)
Pct normal değeri aşağıda verilmiştir. Bu değerleri dilerseniz önceki başlıkta vermiş olduğum tablodan inceleyebilirsiniz.
- Sağlıklı bireylerde : 0 – 0,05 µg/L
- Lokal enfeksiyonların varlığında : 0,05 – 0,5 µg/L
- Sistemik enfeksiyonların varlığında : 0,5 – 2 µg/L
- Yaygın sistemik enfeksiyonların varlığında : 2 – 10 µg/L
- Septik şok varlığında : 10 µg/L ve üstü
Sepsis veya septik şok durumundan şüphelenilmesi oldukça ciddi seyreden bir tıbbi süreçtir. Bu noktada hekiminiz gerekli müdahaleleri yapacaktır.
PCT Yüksekliği
PCT testi sonuçları lokal veya sistemik enfeksiyonların varlığında sağlıklı insanlardan elde edilen pct değerlerine göre yüksek çıkar. PCT artışı sadece enfeksiyona bağlı olmayabilir. Çeşitli hastalıklarda ve bazı kanserlerde yüksek seyredebilir. Ayrıca ilaç kullanımı neticesinde kan prokalsitonin düzeyleri yükselebilir.

PCT (Prokalsitonin) yüksekliği nedenleri ağır travma durumlarında, ciddi yanıklarda, organ yetmezliklerinde, bakteriyel zatürrelerde, menenjit hastalığında, organların oksijenlenmesinde problem ortaya çıkaran durumlarda, idrar yolu enfeksiyonlarında, tiroid kanserlerinde, büyük cerrahi operasyonlarda ve bazı diğer durumlar olarak sıralanabilir.
PCT Düşüklüğü
Pct düşüklüğü ya da farklı bir deyişle pct değerinin normalin altında olması çoğu zaman herhangi bir probleme işaret etmez ancak herhangi bir kesinlik söz konusu olmamaktadır. Örnek verecek olursak pct değerinin yüksek olması sepsis ya da herhangi bir enfeksiyon olduğunu garanti etmez ve yine aynı şekilde pct değerlerinin düşük olması herhangi bir sorun olmadığını garanti etmez.

Pct testi erken dönemlerde yapıldığında yanlış bilgi verebilir. Bu açıdan dikkatli olunmalı ve hekiminizin önerilerine göre yeniden testi yaptırabilirsiniz.
PCT (Prokalsitonin) Testi Sonuçları
Hasta bireyler tahlil sonuçlarında pct testi düşüklüğü veya yüksekliği gibi sorunlarla karşılaşabilirler ancak bu testin tek başına çoğu zaman bir anlam ifade etmediği unutulmamalıdır. Bu test ile hekiminiz bir takım hastalıklardan uazaklaşacak, ekarte edecek ve tanıya yaklaşacaktır veya zaten takip edilen bir süreçte kontrol muayenesi kapsamında değerlendirecektir. Herhangi bir bölümde yapılan tahlillerinde pct düşüklüğü veya pct yüksekliği olan bireyler dahiliye polikliniklerinden randevu alarak bu durumla ilgili muayene olabilirler. Bu noktada Dahiliye Bölümü Hangi Hastalıklara Bakar? başlıklı yazımızı okumanız faydalı olacaktır.
Kaynakça
- Pub-Med : Procalcitonin as a diagnostic marker for sepsis: a systematic review and meta-analysis için buradan yararlanıldı. – Erişim Tarihi : 20 Ocak 2021
- Dove-Med : Procalcitonin Blood Test için buradan yararlanıldı. – Erişim Tarihi : 20 Ocak 2021
Merak ettiklerinizi ve eklemek istediklerinizi konu altındaki yorum bölümüne yazabilirsiniz. Cevap vermekten mutluluk duyacağım. Yorumlarınızı bekliyorum.
(Bu yazı ilk defa 18 Şubat 2018 tarihinde yazılmıştır. Ardından 20 Ocak 2021 tarihinde güncellenmiştir.)