PMH: Pelizaeus Merzbacher Hastalığı

Tıbbi Kontrol : Bu yazı tıbbi açıdan Dr. Erhan Yavuz tarafından kontrol edilmiştir. ✔️ İçerik Politikası

Pelizaeus Merzbacher Hastalığı, merkezi sinir sistemini etkileyen beyin ve omurilikteki beyaz madde anormalliklerinin eşlik ettiği ender bir hastalıktır. Aynı zamanda beynin beyaz maddesini oluşturan bir veya daha fazla bileşenin anormal gelişiminden kaynaklandığı lökodistrofilerden biridir. Genel popülasyondaki prevalansı bilinmemektedir ancak ABD’de görülme sıklığı 100.000’de yaklaşık 1 olarak tahmin edilmektedir.

Yazımın bundan sonraki kısmında Pelizaeus Merzbacher Hastalığı’nı PMH olarak kısaltacağım. PMH’de, serebrumun, beyinciğin, beyin sapının ve omuriliğin derin kısımları dahil olmak üzere merkezi sinir sisteminin birçok alanı etkilenebilir. Hastalığın bilinen diğer isimleri şu şekildedir:

  • Hipomiyelinize lökodistrofi 1
  • PMD

PMH, PLP1 genindeki anormallikler ile doğrudan ilişkilidir. Klasik PMH’de dahil olmak üzere bozukluğun çeşitli formları tanımlanmıştır. Bu formlara yazımın ilerleyen bölümlerinde değineceğim.

Pelizaeus Merzbacher Hastalığı Belirtileri

PMD belirtileri kişiden kişiye göre değişebilir. Klasik PMD formunun belirtileri genellikle erken bebeklik döneminde başlar. Başlangıçta, etkilenen bebekler baş ve gözlerin normal kontrolünü kaybeder. Nistagmus adı verilen sarsıntılı göz hareketleri geliştirebilirler. 

Etkilenen bebekler ve çocuklar yaşlandıkça, istemsiz kas hareketleri, kaslarda güçsüzlük, kas tonusu eksikliği (hipotoni), istemli hareketleri koordine etme kabiliyetinde bozulma gibi ek belirtiler ortaya çıkabilir. Oturma, ayakta durma ve yürüme gibi gelişimsel  fonksiyonlarda gecikmeler dahil olmak üzere, kas ve zihinsel faaliyetlerin koordinasyonunda bozulmalar eşlik edebilir.

pelizaeus merzbacher hastaligi
Pelizaeus merzbacher hastalığının tanısının konulmasında ileri görüntüleme tetkikleri oldukça faydalıdır.

Etkilenen bireyler kol ve bacakların istemsiz hareketleri anlamına gelen  spastik kuadriparezi ve potansiyel olarak kısmi felçlerine neden olan istemsiz kas spazmları (spastisite) geliştirebilirler.

Konjenital Pelizaeus Merzbacher Hastalığı belirtileri doğumda veya yaşamın ilk birkaç haftasında görülür. Bozukluğun bu formu zayıflık, spastisite, stridor, nistagmus ve nöbetlerle karakterizedir. Hastaların gastrostomi yoluyla beslemesini gerektiren şiddetli disfaji de oluşabilir. Etkilenen bebekler ayrıca zihinsel işlevlerde bozulma, konuşma ve yürüme gibi gelişimsel dönüm noktalarına ulaşmada başarısızlık gösterebilirler. Bu PMH formunun progresyonu klasik formdan daha hızlı ve şiddetlidir. Çocukluk dönemine gelindiğinde ise ölümcül olabilmektedir.

Geçici PMH ise klasik ve konjenital formlar arasında orta dereceli bir hastalık şeklidir. Belirtiler, bozukluğun klasik ve konjenital formlarına benzer. Bununla birlikte, progresyon oranı klasik formdan daha hızlıdır, ancak konjenital formdan daha yavaştır.

PLP1 Null Sendromu ise hastalığın bir başka formudur. Hafif spastik kuadriparezi, hafif ataksi, bebeklik döneminde nistagmus yokluğu ve hafif demiyelinizan periferik nöropati ile karakterizedir. Bu forma yakalanan hastalar genellikle yürümeyi öğrenir ancak geç ergenlik veya erken yetişkinlik döneminden başlayarak daha hızlı bir şekilde bozulmalar gösterirler.

Pelizaeus Merzbacher Hastalığı Nedenleri

PMH çoğunlukla erkekleri etkileyen X’e bağlı resesif genetik bir bozukluk olarak bilinir. X’e bağlı genetik bozukluklar, X kromozomundaki anormal bir genin neden olduğu durumlardır. İki X kromozomundan birinde bulunan hastalık genine sahip olan dişiler, bu bozukluk için taşıyıcı konumundadırlar.

Dişi taşıyıcılar genellikle iki X kromozomundan biri inaktive olduğundan, bu kromozomdaki genlerin işlevsiz kalması nedeniyle semptom göstermezler. Erkeklerin annelerinden aldığı bir X kromozomu vardır ve eğer bir erkek bir hastalık genini içeren X kromozomunu miras alırsa hastalık ortaya çıkar.

PMH ile ilişkili olduğu bulunan tek gen X kromozomunun uzun kolunda yer alır ve proteolipid protein geni veya PLP1 olarak adlandırılır . PMH olan erkeklerin yaklaşık % 5 ile 20’sinin PLP1 geninde bir mutasyonu yoktur. Bu hastaların bazıları, PMD’den klinik olarak ayırt edilemeyen bir hastalığa  neden olan GJC2 geninde ortaya çıkan bir mutasyona sahiptirler. 

Pelizaeus Merzbacher Hastalığı Tanısı

PMH tanısı,  detaylı ve tam bir klinik değerlendirmeye, ayrıntılı hasta öyküsüne ve beyaz cevher eksikliğini saptamak için manyetik rezonans görüntüleme (MRI) gibi çeşitli özel testlere dayanır. MR ya da farklı bir deyişle manyetik rezonans görüntüleme  beyincik ve beyin sapında miyelinasyon eksikliği gibi erken miyelinasyon bozukluklarının tanınması ve PMH’nin şiddetli formlarının erken teşhisinde oldukça faydalıdır.

PLP1 geninin moleküler genetik testi, tanıyı doğrulamak için kullanılabilir. Etkilenen bir aile üyesinde PLP1 genindeki mutasyon tespit edildiğinde bu taşıyıcılık testleri uygulanabilir.

Prenatal tanı, etkilenen bir aile üyesinde bir PLP1 gen mutasyonu tespit edilirse kullanılabilir.

Pelizaeus Merzbacher Hastalığı Tedavisi

Pelizaeus Merzbacher Hastalığı tedavisi için standardize edilmiş bir prosedür bulunmamaktadır. Şu anda uygulanan tedavi yöntemleri hastalarda ortaya çıkan spesifik semptomlara yöneliktir. Aile üyeleri için psikolojik destekte dahil olmak üzere çeşitli tedavi yöntemleri duruma göre uygulanabilir.

Tıbbi tedavi fizik tedavi, ortez ve antispastisite ajanlarının kullanımı ve destekleyivi bakım ile sınırlıdır. Düzenli fiziksel tıp ya da ortopedik değerlendirmeler,  eklem kontraktürleri, dislokasyonlar ve kifoskolyoz gelişimini en aza indirmek için oldukça önemlidir.

Ciddi derecede etkilenmiş olan hastalar hava yolu bozuklukların akarşı oldukça dikkatli olmalı  ve önlem almalıdırlar. Gelişim değerlendirmesi, bilişsel başarıyı en üst düzeye çıkarmak için önem arz etmektedir. İlaç olarak  baklofen, tizanidin veya benzodiazepinler gibi antispastisite ilaçlarının yararlı olduğu bilinmektedir. Ek olarak kabızlık sık karşılaşılan problemlerden biridir ve çeşitli ajanlar ile bu durum önlenmelidir. 

Cerrahi olarak ise zorda kalınmadığı müddetçe müdahaleler yapılmaz.  Eğer stridor solunum fonksiyonunu bozarsa, bebeklik döneminde trakeostomi gerekebilir. Oral beslenmenin bozulduğu durumlarda cerrahi olarak beslenme tüpü yerleştirilmesi gerekebilir.  Şiddetli spastisitesi olan bazı hastalar, şiddetli skolyozun düzeltilmesi için ortopedik bazı operasyonlara ihtiyaç duyabilirler.

Yararlanılan Kaynaklar:

Merak ettiklerinizi ve eklemek istediklerinizi konu altındaki yorum bölümüne yazabilirsiniz. Cevap vermekten mutluluk duyacağım.

Photo of author

Dr. Erhan Yavuz

2016 yılında Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde eğitim hayatımı tamamladım. İlk görev yerim olan Erzurum'un Narman ilçesinde Narman İlçe Devlet Hastanesi'ne atandığımda zorlu günler benim için başladı. Acil serviste doktor olarak çalışmak, canlara dokunmak güzeldi ancak kendimi tekrarlamaya başladığım hissi beni rahatsız ediyordu. Başarılı işler yapmanın ötesinde daha fazla kişiye ulaşmak ve kitlelere seslenmek gerektiğini düşünmüştüm hep. İşte tam da bu düşünceli zamanlarda atıldı temelleri Doktordan Haberler'in. Ben farklı farklı devlet hastanelerinde, sağlık kurumlarında gezerken bloğum dediğim bu siteden her geçen gün daha fazla kişiye hitap etmeye başladım. 2021'i bitirdiğimiz bu günlerde artık her gün binlere ve onbinlere ulaşmanın mutluluğu içerisindeyim. Bıkmadan usanmadan ziyaretçilerimin sorduğu sorulara doktor kimliğimle cevap vermeye devam edeceğim. Yüzbinlere, milyonlara ulaşmak dileğiyle :)

Yorum yapın